Bilimsel olarak her insan 18 yaşına kadar çocuktur. Ama bizim ülkemizde 13-14 yaşına gelmiş çocukların büyümüş olması istenir. Artık onlar çocuk sayılmazlar ve yaptıkları çocukça hareketler tepki alır. "Artık büyümelisin" derler, "Bu hâlâ çocuk" diye aşağılayıcı bir tepki gösterirler.
İstemezler; çocukların istedikleri gibi
çocukluklarını yaşamalarını istemezler. Engellerler. Kendilerinin yıllar sonra
özledikleri çocukluk günlerini, başkalarının yaşamasını kıskanırlar. "Ben yaşayamadım, o da yaşayamasın"
mantığıyla hareket ederler.
Tabii böyle tepki alan çocuklar, çocuk
kalmanın, hayata çocuk gözüyle bakmanın yanlış olduğunu düşünürler. Onlar da
bir an önce büyümek isterler. Kendilerine "çocuk" denilmesini hakaret
kabul ederler. Hatta "Ben çocuk değilim"
diye itiraz bile ederler. Ama bilim 18 yaşına kadar bütün insanları
"çocuk" olarak niteler.
17-18 yaşına kadar ben de hayata
"çocuk" gözüyle bakardım. Üniversiteye başladığım yıllardı. Bilmezdim
insanların ne kadar kötü düşüncelere sahip olabileceklerini. Acımasız insan
sayısının çok az olduğunu sanırdım. Ama üniversiteye başlayınca afalladım.
İnsanların ne kadar acımasız olabileceğini gördüm. Hayata çocuk gözüyle
bakanların nasıl da kullanıldığını fark ettim. Sırf çocuk kalpli oldukları
için, saf oldukları için, insanlara güvendikleri için birçok insanın, bu
insanlara aptal muamelesi yaptığına tanık oldum.
Üniversiteye başlayana kadar Atatürk'ün bu ülkedeki herkes
tarafından sevildiğini düşünürdüm. Tam bir çocuk düşünce yapısı. Kimsenin Atatürk'ü
tartışacağını, onu yok sayacağını, ondan nefret edeceğini düşünmezdim. Ama o
kadar çok Atatürk düşmanıyla karşılaştım ki neye uğradığımı şaşırdım. Galiba bu
benim kabahatimdi. Çünkü bizler Atatürk düşmanlarının bu ülkeyi yönettiğini de
görmüştük. Hatta şu an Çanakkale Zaferi’nin yıldönümünde ve Ulusal Egemenlik Bayramı’nda
Atatürk'ün adını anmayanlar tarafından yönetilmiyor muyuz? Bu yöneticiler
"Değiştik" diyerek hayata çocuk gözüyle bakanları kandırmadılar mı?
Hayata çocuk gözüyle bakanları kullanmadılar mı?
İşte bu tür olayları gören çocuk kalpli
insanlar, kendilerinden utanıyorlar. Çocuk gözlerinden utanıyorlar. Bu durumu
gören 13-14 yaşındaki çocuklar, kendilerine "çocuk" denilmesinden
utanıyorlar ve çocukluktan kurtulmak istiyorlar. Ne kadar yazık, değil mi?
Bugün Ulusal Egemenlik Ve Çocuk Bayramı.
Sadece çocukların değil, hâlâ hayata
çocuk gözüyle bakabilen herkesin bayramını kutluyorum.
Tuna
Başar
/
yirmiüçnisanikibinbeş onüçelliiki
Afyonkarahisar
/
Yorum Gönder